Karadeniz ekibi, 2 Ağustos 1967 yılında İdmanocağı, İdmangücü, Martıspor ve Karadenizgücü'nün birleşmesiyle kuruldu. Bordo-mavi renkleri seçen Trabzonspor, Türk futbolunda önemli başarılar sağlayarak "dört büyük" kulüpten biri oldu.
Bordo-mavili kulüp, 55 yıllık sürede biri 2. Lig'de olmak üzere 8 lig şampiyonluğu ile 9 Türkiye Kupası şampiyonluğu yaşadı. Bu sürede 3 Süper Kupa, 7 Cumhurbaşkanlığı, 5 Başbakanlık Kupası'nı da müzesine taşıma başarısını gösterdi.
- Trabzon'da futbol ve Trabzonspor'un kuruluşu
Trabzonspor Müze ve Arşiv Kurulu Başkanı Mehmet Salih Uzun, AA muhabirine, Trabzon'da futbolun kökleri ve kulübün kuruluşunu müzede sergilenen belgelerle anlattı.
Uzun, Trabzonspor'un kuruluşunun 2 Ağustos 1967 tarihi olarak kabul edildiğini ancak kentteki futbol köklerinin çok eskiye dayandığını belirtti.
Trabzon'da ilk kez resmi olarak 1913 yılında İdmanyurdu Kulübünün kurulduğunu vurgulayan Uzun, "1923 yılında ilk resmi müsabakalar, Amatör Mahalli Lig olarak tescillenerek yürürlüğe geçti. İlk şampiyon İdmanocağı Kulübü oldu. İdmanocağı 13 kez şampiyonluk coşkusunu yaşadı, İdmangücü 8 kez başarıyı sağladı. Uluslararası organizasyonlarda ise İdmanocağı Kulübü 3 kez Türkiye Amatör Şampiyonluk kupasını müzesine getirdi." dedi.
- "Mustafa Kemal Atatürk, fahri başkan oldu"
Uzun, 17 Şubat 1921 tarihinde bir grup gencin de İdmangrubu Cemiyeti'ni kurduğunu anlatarak, şöyle devam etti:
"Mahalli liglerde müsabakalarına devam ederken bir grup liseli genç, emek verdiği bu organizasyonun taçlanmasını arzu ediyordu. Kulübü kendileri kurmuştu lakin başkanları yoktu. Ankara'ya Miralay Köşkü'ne mektup yazdılar. Mustafa Kemal Paşa'ya durumu aktarıp vaziyetlerini bildirdiler. Mustafa Kemal Paşa, çok duygulanıp gençlerin organizasyonuna kayıtsız kalmadı. Memleket meselelerini de göz ardı edemeyerek 'Fahri Başkan' olmayı kabul ettiğini 13 Haziran 1923 yılında İkbal Gazetesinin ilk sayfasından kendilerine ve ulusa bildirdi."
Uzun, Trabzon'da 1922 yılında Süleyman Rıza Kuğu'nun Asosyeşın Futbol kitabını yazdığını dile getirerek, "Futbolun, teknik taktiğiyle ilgili tüm ülke genelinde ilk yazılan kitaptır. Bu kitap öyle ses verdi ki dönemin Genelkurmay Başkanı Kazım Karabekir Paşa bir ziyareti sırasında buna vakıf olarak kayıtsız kalmadı. Kendi cebinden matbaaya 100 adet bastırarak bu oyunun yaygınlaşmasını sağladı. Kuğu, 1924 yılında Trabzon'dan Paris'e uzanan olimpiyatlar yolculuğu kitabını da yazdı. Trabzon tarihinin ilk olimpik sporcusudur." şeklinde konuştu.
Mehmet Salih Uzun, 1959-1960 yılında Birinci Lig'in kurulduğunu ve 1962 yılında da şehir takımlarının organizasyonlar içine katılarak bu oyunun tüm ulusa yaygınlaşmasına çalışıldığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Buna ilk tepki verecek kent Trabzon'du. 1951 yılında bir Şehir Stadı inşa edildi. O dönemin Kavak Meydanı Stadı'nda 1910-1950 yılları arasında maçlar oynandı. 1951 yılında dönemin Beden Terbiyesi İl Müdürü Hüseyin Avni Aker tarafından stadın yapılması girişimine başlandı. Çok mücadeleler sonunda Şehir Stadı, Kavak Meydanı Stadı'nın batı bölümünde inşa edildi. Bir yıl isim verilmeyen stat Şehir Stadı olarak devam etti. İlk antrenörlerden aynı zamanda Trabzon Lisesi beden eğitimi öğretmeni Hayri Gür hocamız, stadın yapımında muazzam mücadelesine tanıklık ettiği için stat isminin Hüseyin Avni Aker olmasını önerdi ve çok sesli bir şekilde haykırdı. Kendi arazisinden toprak verdiğine de şahit oldu. Bu stadın yapımında emek sarf ettiği için stada 1952 yılında Hüseyin Avni Aker ismi verildi."
- Trabzonspor'un kuruluşu
Uzun, Trabzon'da bir Şehir Stadı'nın yapıldığını ancak kentin bir takımının olmadığını belirterek, "Bunun için iki lobisi kuvvetli İdmanocağı ve İdmangücü öne çıktı. Rekabetin uzun yıllara dayanması nitekim saha dışına da intikal edince kuruluş, renk tartışmaları bu minvalde kaygılar, kavgalar ve mahkeme süreçlerine kadar taşındı." dedi.
İdmanocağı Kulübü'nden ilk hamlenin geldiğini kaydeden Uzun, şöyle devam etti:
"İdmanocağı Kulübü, Martıspor ve Yıldızlıspor'u alarak 2. Lig için başvuru yaptı. Lakin zamanı kaçırınca başvurusu reddedildi, kendi mahalli ligine döndü. Bu sefer beklenmedik atak İdmangücü'nden geldi. İdmangücü Kulübü, kendi yanına Karadenizgücü, Martıspor ve Yolspor'u alarak 1 Haziran 1966 yılında kırmızı-beyazlı renkli Trabzonspor'u kurdular. Kurulan kırmızı-beyaz Trabzonspor Kulübüne, İdmanocağı'ndan reaksiyon gelir, bu kabul edilmez, Danıştay'a dava açılır. Danıştay, yürütmeyi durdurur."
"Öyle hal alır ki bu durumu düzeltmek için birisi gerekliydi." diyen konuşan Uzun, "Bu da dönemin Beden Terbiyesi Genel Müdürü Ulvi Yanal'dı. Yanal, iki kulüple İdmanocağı ve İdmangücü ile toplantıya katılır. Birinci, ikinci toplantıda, hiçbir toplantıda beklediğini alamaz. Yanal, iki kulübe 'Ya bu odadan birleşme kararı alırsınız ya da Türkiye Ligi'ni unutursunuz' der. İki güzide kulübümüz bu sefer yanlarına Martıspor ve Karadenizgücü'nü de alarak 2 Ağustos 1967'de Trabzonspor'un bugünkü halini alması için büyük adım atar." ifadesini kullandı.
Uzun, toplantıda daha sonra başlayan renk tartışmaların ardından iki kulübe de bir renk seçme hakkı verildiğini anlatarak, "Yanal, her iki kulübün önüne renk skalası bırakır. İdmanocağı Kulübü bordo, İdmangücü mavi rengi seçer. Böylelikle Cumhuriyetimizin halen daha yaşayan efsanesi Trabzonspor'u kurarlar." diye konuştu.
- Kuruluş belgesi müzede sergileniyor
Müzede sergilenen en kıymetli belgenin Trabzonspor'un kuruluş beratı olduğunu belirten Uzun, "İki güzide kulübümüz İdmangücü ve İdmanocağı başkanlarının imzası altında oldu. Ayrıca, Cumhuriyet gazetesi, anlamlı birleşme sağlamasından dolayı kendilerine madalya verdi. Bir tanesi Ali Osman, bir tanesi Rıfat Bey'e verildi ve müzede yer aldı. Tarihler, 2 Ağustos Çarşamba günü Cumhuriyet çocuğu Trabzonspor doğmuştur." ifadesini kullandı.
Uzun, bordo-mavililerin 55 yıllık yolcuğunda emeği geçen, katkı sağlayan herkese teşekkür eden Uzun, "Çok kıymetli kurucularımız, başkanlarımız, yöneticilerimiz, teknik sorumlularımız, antrenörlerimiz, futbolcularımız, altyapı sporcularımız, personelimiz var. Dışardan bu oluşuma 7/24 destek veren taraftarlarımız var. Ölenleri rahmetle anmak istiyorum. Ruhları şad olsun. Kalanlara sağlık, sıhhat diliyorum. Kulübe kupa üstüne kupa koyan, taş üstüne taş koyanlara 'Allah razı olsun.' diyorum. İyi ki Trabzonspor var. Ben biliyorum Trabzonspor, sevgiye öz, olaylara göz, doğruya sözdür." dedi.