İsrail'de hayranlarıyla buluşan dizi oyuncusu Muharrem Türkseven, bu ülkede beklediğinin ötesinde büyük bir ilgiyle karşılaştığını ve "Türkiye’den daha çok burada meşhur olduğunu" söyledi.
"İstanbullu Gelin", "Benim Adım Melek" ve "Mahkum" gibi televizyon dizilerinde rol alan 33 yaşındaki oyuncu Türkseven, bir organizasyon kapsamında sevenleriyle buluşmak için geldiği İsrail’de büyük ilgiyle karşılaştığını dile getirdi.
Son yıllarda Orta Doğu’dan Latin Amerika’ya kadar milyonlarca izleyicide büyük ilgi uyandıran Türkiye yapımı televizyon dizileri İsrail’de de büyük hayran kitlesine sahip.
Çok sayıda İsrailli hayranı, Batı Kudüs’teki gezisi sırasında tesadüfen karşılaştıkları Türkseven’i tanıyarak, onunla fotoğraf çektirmek için sıraya girdi.
"Havalimanında beni karşılamaya geldiklerinde şoke oldum"
Türkseven, İsrail gezisi, karşılaştığı ilgi, Türk dizilerinin yurt dışındaki başarısı ve İsrail’deki sektörel ve reklam iş birlikleri konularında AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
İsrailli izleyicilerden gördüğü ilgiye şaşırdığını ifade eden Türk oyuncu, "Hakikaten bu kadar ilgi beklemiyordum. İsrail’de 'İstanbullu Gelin' dizisinin çok ses getirdiğini biliyordum ama bu kadar beklemiyordum. Çünkü havalimanında başladı hikaye. Havalimanında beni karşılamaya geldiklerinde şoke oldum. İnanılmaz bir ilgi alaka var." dedi.
Türkseven, "Tabii bu da bir oyuncu olarak benim sırtımı okşayan, beni mutlu eden bir şey. Ülkemiz adına da çok iyi bir şey. Yani Türkiye’de yapılan bir dizi başka bir ülkede çok izleniyor ve çok acayip bir hayran kitlesi oluşuyor." diye konuştu.
"Türk dizileri içselleştirmeye çok müsait projeler"
Türk dizilerine gösterilen bu ilginin nedenini de değerlendiren aktör, bu yapımların "içselleştirmeye müsait" olduğunu dile getirdi.
Ünlü oyuncu Türkseven, sözlerine şöyle devam etti:
"Türk dizilerini çabuk içselleştiriyorlar galiba. Yurt dışı seyircisinin o duyguya girmesi biraz daha kolay oluyor. Çünkü bizim hikayelerimiz, oyunculuklarımız, mekanlarımız çok güzel. Hikaye ve oyunculuk anlamında bana çok üst düzey geliyor. Ben de izlerken, çok çabuk o duyguya girebiliyorum ve o oyuncunun yaşadığı duyguyu içselleştirebiliyorum.
Bunu ben yaşıyorsam birçok insan da yaşıyordur demek ki. Orta Doğu’da çok izleniyor bizim dizilerimiz. Kültürlerimiz de aynı aslında. Çok uzak kültürlere sahip bir coğrafya değiliz yani. Onunla da ilgisi olabilir. Ama dediğim gibi Türk dizileri içselleştirmeye çok müsait projeler bence. Ben de izliyorum ve o oyuncunun duygusuna bir anda girip onunla ağlayıp onunla gülebiliyorum.
Türkseven, İsrail’de sektörel iş birliklerine ilişkin ise "Pandemi döneminde bir-iki açılış daveti aldık. Bir-iki kurumsal marka da bize reklam teklif etti ama pandemi dolayısıyla maalesef bu işi yapamadık, görüşemedik. Ama olacak diye düşünüyorum. İsrail’e gidip geleceğim diye hissediyorum ve birçok Türk oyucunun da gideceğini düşünüyorum. Çünkü Türk oyuncuları çok seviyorlar." ifadelerini kullandı.
"Mescidi Aksa’da hissedilen huzur hakikaten bambaşka"
Batı Kudüs gezisinin yanı sıra Doğu Kudüs’teki Eski Şehir’i ve Mescid-i Aksa’yı da gezdiğini anlatan Türk oyuncu, kutsal mabedin kendisini etkilediğini, şu sözlerle dile getirdi:
"Kapılarından içeri girer girmez Mescid-i Aksa’da hissedilen huzur hakikaten bambaşka. Başka bir yer orası. Bana görmek nasip oldu. İnşallah herkes görür Mescid-i Aksa’yı. Atmosferi inanılmaz huzurlu ve insanı iyi hissettiriyor."
"Türkiye’den daha çok burada meşhurum"
Türkseven, Eski Şehir’in tarihi sokak ve çarşılarını gezerken burada yaşayan Filistinlilerden de büyük ilgi gördüğünü kaydederek, şunları söyledi:
“Filistinliler de çok ilgi gösterdiler sağ olsunlar. Yani bir tek İsrail izlemiyor. Filistin de izliyor İstanbullu Gelin dizimizi. Hatta, ben şu an 'Mahkum' adlı projede oynuyorum; bir tanesi (Filistinli) onu izliyormuş mesela. Çarşının ortasında, 'Kamber, Kamber!' diye (bağırarak) geldi. Herkes bize bakıyordu. Diğerleri de beni tanıyınca ortalık bir anda karıştı. Müthişti yani."
Türkseven, "Türkiye’den daha çok burada meşhurum yani, öyle söyleyeyim." diye konuştu.
Türk oyuncu, sinema kariyerinde gelecekte hayalinin ne olduğuna ve neler yapmak istediğine ilişkin de şu değerlendirmede bulundu:
"Mesleğinle ilgili, ‘Nereye gidiyor senin bu yolculuğun, ulaşmak istediğin bir yer var mı?’ sorusunun cevabı bende yok. Ben sadece tiyatroda sinemada ya da bir dizide bana verilen karakteri layıkıyla oynamak isterim ve seyirciden beğeni almak isterim. Bununla ilgili başka çok acayip bir hayalim yok yani.
Yaptığım işi ömür boyu layıkıyla ve sevdirerek yapmak istiyorum. Atıyorum, -Allah cümlemize uzun ömür versin- 70’ime geldiğimde dahi x bir rol oynayıp ‘Vay be Muharrem ne güzel oynadı bu rolü!’ dedirtmektir benim gayem. Bu deniyorsa ben tatmin oluyorum, daha fazla bir şey istemiyorum açıkçası."
(AA)