Şirket açıklamasına göre, ulaşım, otomotiv ve lastik sektöründe önemli dönüşümlerin de yaşandığı bu 125 yıllık serüven boyunca Goodyear, sürücülerin güvenliğini ve konforunu artırmak amacıyla bir dizi yenilikçi ürün ve teknoloji geliştirdi. Sürekli olarak araştırma ve geliştirmeye yatırım yapan Goodyear, sürdürülebilirlik alanında da projelere imza attı.
23 ülkede 57 fabrikası, ABD ve Lüksemburg'da 2 inovasyon merkezi ve bünyesinde yaklaşık 74 bini aşkın çalışanıyla Goodyear, tüm dünyada güvenilir marka olmayı sürdürüyor.
Sinema dünyası ve Goodyear'ın yolları kendi tarihlerinde birçok kez kesişti. Goodyear'ın 125. yıldönümünü kutlamak için eski filmleri anıyor. Goodyear ve sinema endüstrisinin kökleri aynı döneme dayanıyor. Goodyear 1898 yılında, filmlerin ana akım kültüre girdiği dönemde kuruldu ve her ikisi de o zamandan bu yana oldukça uzun bir yol kat etti.
Goodyear, tüm zamanların en önemli, beğenilen otomobil filmlerinden bazılarında yer aldı. Cars (2006 - 2017), Herbie (1968 - 2005), Scarface (1983), The Batman (2022), On Her Majesty's Secret Service (1969), Back to the Future Part I and II (1985 - 1989), Ford Vs Ferrari (2019) diğer adıyla Le Mans ’66, Rush (2013), Jurassic World: Fallen Kingdom (2018) ve Fight Club (1999) bunlar arasında yer alıyor.
23 Ekim 1970'te Goodyear lastikleriyle donatılmış rocket car Blue Flame Federation Internationale de l'Automobile (FIA) kara hız rekorunu; mil için 622.407 mil/s (~1,001.667 km/s) ve kilometre için 630.388 mil/s (~1,014.511 km/h) hız değerine ulaşarak kırdı.
Goodyear, 1898'deki kuruluşundan bu yana teknolojik yeniliklerin ön sıralarında yer aldı ve mobilitenin geleceğini şekillendirmek için sektörün öncüleriyle iş birliği yaptı.
Bu ortaklarda biri 1969 yılında NASA oldu. Görev, uzay yarışıydı. Goodyear, Apollo 11 uzay aracı için gerekli ürünleri tedarik ederek Ay'a ilk insanlı görevin gerçekleştirilmesine destek oldu. Ayrıca, Goodyear tarafından üretilen frenler füzelerin fırlatma rampasında yerlerine oturmasına yardımcı oldu ve kapsülün Dünya'ya geri döndüğünde Goodyear tarafından üretilen yüzdürme torbaları sayesinde dik şekilde kalması sağlandı.
Sonraki yıllarda da uzay macerası devam eden Goodyear artık mobilitenin gelecekteki FACES'ine (Filolar, Otonom, Bağlantılı, Elektrikli Araçlar ve Sürdürülebilir) odaklanan Goodyear, son teknoloji lastikler geliştirerek ve bunları pazara sunarak mobilitenin geleceğine öncülük etmeye devam ediyor.
- İlk Goodyear Zeplinleri 1910'larda uçmaya başladı
Goodyear markası çok uzun yıllardır dünya çapında sporla birlikte anılıyor. Dünyanın önde gelen takımları ve ikonik Goodyear Zeplini ile yapılan ortaklıklar sayesinde şirket, dünya çapındaki en büyük spor ve eğlence etkinliklerinin bazılarında yer aldı. Elit sporlarla olan bu ilişki Goodyear'ın dünyanın en tanınmış markalarından biri haline gelmesine de katkı sağladı.
İlk Goodyear Zeplinleri 1910'larda uçmaya başladı ve Goodyear bu yeni hava taşımacılığı şeklinin geliştirilmesinde öncü oldu. 1950'lere gelindiğinde Goodyear Blimp, havadan televizyon yayını için kullanılmaya başlandı ve 1955'te Rose Parade ve Rose Bowl Amerikan kolej futbolu maçıyla yayıncılık sektörüne ilk havadan kamera platformu olarak damga vurdu. O zamandan bu yana Goodyear Blimp, Super Bowl'dan Kraliyet düğünlerine kadar dünyanın dört bir yanındaki spor ve kültür etkinliklerinde kalıcı bir demirbaş oldu.
Goodyear son yıllarda sırasıyla Almanya, İtalya ve Arjantin'in en başarılı takımları olan Bayern Münih, Juventus ve Boca Juniors ile ortaklıklar da kurdu. İngiliz takımı Wolverhampton Wanderers ile olan ortaklık da, şehirde yer alan Goodyear fabrikasının bir sonucu olarak ortaya çıktı ve futbol sahasının çok ötesine uzanan bir ilişkiyi de güçlendirdi.
Spor alanında gerçekleştirilen bir diğer yerel ortaklık ise Goodyear'ın NBA basketbol takımı Cleveland Cavaliers ile olan çalışması. İster Goodyear Blimp'in dünyanın en büyük etkinliklerinden bazılarının üzerindeki varlığı, ister futbol ve basketbol sahasındaki efsanelerle ortaklıklar, ister yarış pistinde gelişen teknoloji olsun, Goodyear 125 yıllık tarihinin büyük bir bölümünde sporla yan yana anılan bir marka haline geldi.
1901 yılında Goodyear ilk düz yanaklı lastiği üretti. Bu yeni lastik tasarımındaki en büyük yenilik, lastiğin topuk kısmına örgülü bir piyano teli eklenmesiydi. Tel, lastiği janta karmaşık bir dizi kilitle tutturan topuk içine sabitlendi. Lastik, öncüsü gibi janta yerleşirken kavis yapmadığından, yüzde 10 daha fazla basınçlı hava tutabiliyor, daha konforlu bir sürüş sağlıyor ve çekişi artırıyordu. Goodyear ayrıca, şirketin yenilik ve kaliteye olan bağlılığının bir sembolü olan ve bugün hala kullanılan Wingfoot markasını da reklamlarında kullanmaya başladı.
Goodyear'ın bu öncülüğü hızlı sökülebilen lastik (1906), State-Seiberling lastik üretim makinesi (1909), Wingfoot Express’le uzun mesafe (1917), ilk seri üretim sentetik kauçuk lastik (1937), İkinci Dünya Savaşı için Corsair uçaklarının üretilmesi (1939), yürüme bandı (1954), polyglas lastik (1967), STARAN bilgisayarı (1972 ve Goodyear RunOnFlat (1997) ile devam etti.
(AA)