Bilgin, Türk Metal Sendikası Bursa Şubesini ziyaretinde yaptığı konuşmada, çalışma hayatında en önemli boyutun emek olduğunu söyledi.
Emekçilerin her türlü sorununun bakanlığın sorunu olduğunu belirten Bilgin, şöyle devam etti:
"Elbette demokratik toplumlar sendikaların, toplu sözleşme müessesesinin olduğu toplumlardır. Sosyal hakların geliştirilme araçlarının olduğu toplumlardır. Türkiye'de demokratikleşme ileriye doğru gittikçe sendikal hakların ve özgürlüklerin kullanımı da genişlemiştir. Devlet sosyal güvenlik sistemi Türkiye'nin oldukça kapsamlıdır. Yüzde 99,99'a ulaşan bir sosyal güvenlik ağına sahibiz. Sosyal güvenliğin içinde önemli bir sosyal koruma sistemi olan sağlık sistemimiz aynı şekilde. Biz sosyal devletin bu alanlardaki bütün imkanlarını en etkin bir şekilde kullanma konusunda hiçbir tereddüdü olmayan, bugüne kadar da bu konuyu başarıyla yürütmüş olan bir ülkeyiz."
Bakan Bilgin, çalışma hayatında diğer bir düzenleyici mekanizmanın toplu sözleşmeler ve toplu sözleşmelerin dışında da asgari ücret uygulaması olduğunu dile getirerek, "Demokratik toplumlarda asgari ücretin üstündeki ücret demokratik müesseseler vasıtasıyla işletilir ve yükseltilir. O da nedir? Toplu sözleşmedir. 'Toplu sözleşme' deyince, mutlaka örgütlü işçiler toplu sözleşme hakkından istifade ediyorlar. Örgütlenme düzeyi arttıkça bizim asgari ücretin üzerinde ortalama ücret seviyesinin yükseleceği bir aşamaya geçeceğimizin altını çizmek istiyorum." diyerek konuştu.
- "İşçilere olumsuz tavır sergileyen işverenler karşısında bakanlığımızı bulur"
İşçi kesiminin örgütlenmesiyle ilgili sorunlara değinen Bilgin, konuşmasını şöyle dedi:
"Bunlardan biri işletme türlerinin bizde ölçeğinin küçük olması. Küçük işletmelerde örgütlenme sorunlarının ağır olduğunu biliyoruz. İkincisi, bizim işverenlerimizin sendikalara karşı demokratik çalışma kültüründen uzak olmaları. Sendikalardan ürkmeleri, sendikalı örgütlenmeyi bir tehlike olarak algılamaları. Bunun değişmesi lazım. Üçüncüsü de sendikalarımızın ve işçilerimizin örgütlenme motivasyonlarının düşük olması ve işçilerimizin de bu konuda daha duyarlı hale getirilmesi. Eğitim başta olmak üzere onlara destek verilmesi. Dördüncüsü de devletin örgütlenme hakkının kullanımına karşı girişilen negatif tavırlara tavır alması. Bu konuda şunu söylemek isterim ki örgütlenme çabası içerisine giren işçilere olumsuz tavır sergileyen işverenler karşısında bizim bakanlığımızı bulurlar." cümlelerini kullandı.
Türkiye'nin işçilerinin emeğiyle büyüdüğünün altını çizen Bilgin, "Türkiye'nin büyümesinde en büyük pay onların payıdır. Onların bu üretim sürecinden, ürettikleri değerden pay almaları konusunda da bizim Bakanlık olarak bütün sorumluluğumuzu yerine getirmemiz gerekir. Bu konuda hiçbir şeyden kaçınmayacağız." ifadelerini kullandı.
Bilgin, sendika ziyaretinin ardından otomotiv yan sanayi metal sektöründe kalıp, teçhizat ve komponent tasarlayan Beyçelik Gestamp AŞ'ye geçerek firma yetkilileriyle görüştü. Fabrikayı gezen Bilgin, sektörün geldiği noktanın kendisini mutlu ettiğini dile getirdi.
Bakan Bilgin ve beraberindeki heyet daha sonra asfalt yol yapımı üzerine faaliyet gösteren Simge Group'u ziyaret etti.
(AA)