Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Türkiye, Bulgaristan, Macaristan ve Sırbistan Dörtlü Bakanlar Koordinasyon Konseyi ilk toplantısı ve protokol imza töreninde yaptığı konuşmada, amaçlarının, dünyanın geleceğine etki edecek "yeşil ulaşım" için planları değerlendirmek, ulaşımda erişilebilirlikteki engelleri kaldırmak, daha etkin ve verimli bir ulaştırma ağı kurmak olduğunu söyledi.
Yaptıkları görüşmelerin iş birliklerinin artırılması açısından verimli geçtiğini aktaran Karaismailoğlu, buluşmalarının en önemli sonucunun, ulaştırmadan sorumlu bakanlar olarak Bulgaristan-Macaristan-Sırbistan-Türkiye Dörtlü Bakanlar Koordinasyon Konseyi'nin teşekkül etmesi ve ilk toplantısının gerçekleştirilmesi olduğunu vurguladı.
Konsey üyesi dört ülke olarak, ilişkilerini ulaştırmanın her alanında geliştirmeye büyük önem verdiklerini dile getiren Karaismailoğlu, şunları kaydetti:
"Konsey, iş birliğimizin tüm bölgelerin yararına olacak biçimde pekiştirilmesi yolunda kıymetli bir işlevi yerine getirecektir. Bildiğiniz gibi Türkiye, Asya ile Avrupa arasında gerçekleşen taşımacılık açısından stratejik bir noktada. Sadece Çin ve Avrupa arasındaki ticaret hacminde yaşanan artış bile, ülkelerimizin sahip olduğu pozisyonun önemine dikkati çekmektedir. Bildiğiniz üzere uluslararası ulaşım koridorları ele alındığında, Orta Koridor, mesafe ve süre açısından güçlü bir alternatife dönüştü.
Bunu somut bir örnekle açıklamak gerekirse; Çin'den Avrupa'ya giden bir yük treni, Rusya Kuzey Ticaret Yolu'nu tercih ederse, 10 bin kilometreyi en az 20 günde kat ediyor. Gemiyle Süveyş Kanalı üzerinden Güney Koridoru tercih ederse 20 bin kilometre seyrederek ancak 45 ile 60 günde Avrupa'ya ulaşabilmektedir. Ancak aynı tren, Orta Koridor ve Türkiye üzerinden ise 7 bin kilometreyi 12 günde kat etmektedir. Sadece bu rakamlar Orta Koridor'un küresel ticarette, Asya ve Avrupa arasında ne kadar avantajlı ve güvenli olduğunu gözler önüne sermektedir."
"Lojistikte hem bölgesel hem de küresel bir üs olmayı hedefliyoruz"
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, şubat ayından bu yana yaşanan Rusya-Ukrayna Savaşı'nın Kuzey Koridor'u sıkıntıya soktuğunu, Güney Koridorunun rotasının ise güzergahına göre hem maliyetli hem de süre anlamında dezavantajlı kaldığını aktararak, ayrıca Mart 2021'de Malezya'dan Hollanda'nın Rotterdam kentine giden Ever Given adlı geminin kazaya uğrayarak Süveyş Kanalı'nı tıkamasının da hala hafızalarında olduğunu söyledi.
Karaismailoğlu, "Bölgemizdeki Asya-Avrupa dış ticaret ağlarının merkezinde olmamız hususlarını dikkate alarak lojistikte hem bölgesel hem de küresel bir üs olmayı hedefliyoruz. Hükumetimiz de büyük ekonomilerin can damarları olan ulaştırma ve haberleşme altyapılarının gelişimine özel önem vermektedir. Orta Koridor'da ticaretin geliştirilmesi ve hattın etkinliğinin artırılması için üzerimize ciddi sorumluluklar düşmektedir.
Öncelikle demir yolu ile taşınan yük hacminin geliştirilmesi için maliyetlerin düşürülerek rekabet gücünün yükseltilmesi amaçlarımızdan biridir. 2053 yılı hedefimiz, demir yolu ile taşınan yük miktarını yıllık 38 milyon tondan 440 milyon tona çıkarmaktır." diye konuştu.
Geçen hafta Azerbaycan, Kazakistan ve Türkiye'nin Dışişleri ve Ulaştırma Bakanları olarak bir araya geldiklerini hatırlatan Karaismailoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Türkiye'nin önerisiyle üç ülke arasında ulaştırma alanında iş birliğimizi geliştirmeye ve taşımacılığın artırılmasına yönelik bir çalışma grubu oluşturduk. Somut ve sonucu etkiyecek çalışma konularını belirledik. Yine malumunuz Azerbaycan, Gürcistan ve Türkiye arasında ulaştırma alanındaki iş birliğinin en belirgin çıktısı olan Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı'nın hayata geçirilmesiydi.
Gördüğünüz üzere, ülkemizin doğusuyla iş birliklerimizi geliştirmeye ve uluslararası ölçekte çözüm odaklı yeni mekanizmalar kurmaya devam ediyoruz. Batı yönünde de önemli ve etkin faaliyet yürütecek bir konseyin kuruluşuna ev sahipliği yaparak cazibe merkezi haline gelen Orta Koridor'un gelişiminde her gün yeni bir adım atıyoruz."
"Bir yerde niyet varsa, inanç varsa, imkan da muhakkak bulunur"
Bugün ilk toplantısını düzenledikleri Bulgaristan-Macaristan-Sırbistan-Türkiye Dörtlü Bakanlar Koordinasyon Konseyi'nin ilk icraatı olarak da Demiryolu Taşımacılığı Çalışma Grubu'nu oluşturduklarını dile getiren Karaismailoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu çalışma grubu, demir yolu alanında Avrupa Yeşil Mutabakatına da uygun başta sürdürülebilir ve yeşil taşımacılık başta olmak üzere demir yolu altyapısının ele alınması dahil pek çok konuda ivedilikle çalışmalarına başlayacak ve sonuçlarını konseye sunacaktır. Böylelikle, dört ülke bakanları olarak teknik düzeyde ele alınan konuların sonuçları üzerinden hızla karar alarak hedeflerimize doğru hızla ilerleyeceğiz.
Ülkemize yaptığımız yatırımları çok boyutlu değerlendirerek, uluslararası ölçekte entegrasyonlarını da planlamaktayız. Bu konsey çerçevesinde yürütülecek çalışmalarla Halkalı-Kapıkule arasındaki hızlı tren hattımız tamamlandığında, Kapıkule'den sonrası için de diğer ülkelerle yük ve yolcu akışında da eşgüdüm sağlayacağız. Biz inanıyoruz ki, bir yerde niyet varsa, inanç varsa, imkan da muhakkak bulunur.
Azim ve kararlılık olduğu müddetçe hiçbir engel aşılamayacak kadar büyük değildir. Bugüne dek uluslararası entegrasyon odaklı yatırımlarımızı başta milletimizin olmak üzere tüm dünyanın hizmetine sunduk. Bundan sonra da aynı kararlılıkla devam edeceğiz. Harcadığımız her kuruşun milletimizin menfaatlerine azami katkı sağlamasının gayreti içerisindeyiz."
Palkovics: Bu yüzyılın demir yolu taşımacılığının yüzyılı olacağını düşünüyoruz
Protokol imza töreni sonrasında konuşan Macaristan Teknoloji ve Sanayi Bakanı Laszlo Palkovics, 1,5 yıl önce bu konuları ilk görüşmeye başladıkları zaman baktıkları resmin bambaşka olduğunu ancak şu an ülkelerinin çok daha rekabetçi bir noktada bulunduğunu söyledi.
Bulgaristan, Macaristan, Sırbistan ve Türkiye olarak alternatif arayışlarını, ürün ve insanların Uzak Doğu'dan Avrupa'ya taşınmasını iyileştirme hedefiyle çalışmalarını sürdüreceklerini belirten Palkovics, şunları kaydetti:
"Rusya ve Ukrayna arasındaki sıkıntılı durumun mevcut koridorlar üzerinde yarattığı etki ve baskı ortadayken biz de mevkidaşlar olarak bir araya gelip aynı mesajı vermek istedik. Rekabetçilik önemlidir ancak iş birliği içerisinde el ele verip her zaman sorunların üstesinden gelebiliriz, alternatifler oluşturabiliriz. Zaten çalışma gruplarımızın oluşturulma amaçlarından bir tanesi buydu. Hızlıca oluşturulup çalışmalarına başlayan grubumuz eminim ki yakın gelecekte bizlere koordinasyon dahilinde yeni faaliyetler ve yeni çıktılarla dönecektir. Altyapımızı, lojistik imkanlarımızı son derece destekleyeceğini düşündüğümüz potansiyellerle birlikte demir yolu ekipmanlarımız, eksikliğin giderilmesi, yolcu ve yük taşımacılığının desteklenmesi gibi konularda yapacağımız iş birlikleri de son derece faydalı olacaktır."
Avrupa tarafındaki trafiğin çok ciddi bir kısmının AB dahilinde dağıldığını ancak mevcut altyapılara ve bir de ekipmanlara odaklanmanın herkesin en büyük hedeflerinden bir tanesi olduğunu belirten Palkovics, "Mevcut yüzyılımıza baktığımız zaman bu yüzyılın demir yolu taşımacılığının yüzyılı olacağını düşünüyoruz ki halihazırda bu alanda atılan adımlar ve yapılan yeniliklerle bu görüşün çok da yersiz olmadığını ifade etmek mümkündür." dedi.
"Emisyonlar ve iklim değişikliğini göz ardı edemeyiz"
Sırbistan İnşaat, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Tomislav Momiroviç de altyapının önemine işaret ederek, "Eğer altyapıya yatırım yaparsanız bu noktada ekonomik büyümeniz bile bundan beslenecektir. Kültürel zenginliğiniz, bağlarınız, tarihiniz hep destek olacaktır ki Bulgaristan, Macaristan, Sırbistan ve Türkiye olarak biz altyapımıza yatırım yapmaya hazırız. Bu konuda Türkiye'yi de tabii Macaristan ile yaptığı çalışmalarla takip ediyoruz. Sırbistan olarak bizler de yatırımlarımızı yoğunlaştırıyoruz." değerlendirmesini yaptı.
Momiroviç, demir yollarına ve özellikle yüksek hızlı trene yaptıkları yatırımlarla birlikte Sırbistan'ı yüksek hızlı trenle tanıştırdıklarını, hedeflerinin Belgrad ve Budapeşte'yi birbirine bağlayabilmek olduğunu söyledi.
Bir yandan bütün bu ulaşım, ulaştırma konularını tartışırken emisyonlar ve iklim değişikliğini göz ardı edemeyeceklerine işaret eden Momiroviç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Önümüzdeki bir diğer önemli zorluk ise Avrupa bünyesinde şu şekildedir. Bölgenin büyük ülkeleri, savaş ve çatışma halindeyken bu durum bizlere tabii mevcut sıkıntıların üzerinde yeni sorunlar yaratmaktadır. Yeni sıkıntılar geliştirmektedir. Çözüm ise taşımacılığın rahatlamasında yatmaktadır. Yük taşımacılığı olsun ve diğer alanlardaki taşımacılık imkanları olsun. Bunlara önceliklendirip bu alanın enerjisini, desteğini nereden bulabileceğimizi çözümleyebilmek, bahsettiğimiz bütün ülkeler için hem Sırbistan için hem de bütün bölge ülkeler için ve aynı zamanda denize kıyısı olan ülkeler için de son derece önemli olacaktır. Bu vesileyle bir konuya daha değinmek, bir şeye daha vurgu yapmak isterim. Avrupa için zor bir dönemden geçiyoruz ancak ülkelerimize dönüp baktığımız zaman birlikte olmak durumundayız. Birbirine son derece bağlı ülkeleriz ve bu zorlayıcı zamanlarda kimse kaybeden olmak istemez ve eminim ki bizim dostluğumuz şu an çok çok iyi bir pozisyonda. Bu pozisyon sayesinde daha iyi iletişim kurabiliriz, daha iyi ticari faaliyetler sergileyip büyümemizi karşılıklı olarak bu zorlu zamanlara rağmen destekleyebiliriz."
Konuşmaların ardından protokol imza töreni gerçekleştirildi. Daha sonra Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu tarafından konuk bakanlara hediye takdiminde bulunuldu.
Macaristan Teknoloji ve Sanayi Bakanı Palkovics de Bakan Karaismailoğlu'na hediye takdim etti.
(AA)
Emra Can YILDIRIM