Akciğer vücudumuzda bulunan hayati organların en önemlilerinden biridir. Solunum sisteminin vazgeçilmez parçalarından biridir. Akciğerin görevi vücuda oksijen alınmasını ve vücuttaki karbondioksitin dışarı atılmasını sağlamaktır. Bu açıdan hayati öneme sahiptir.
Kanser nedir?
Kanser tanım olarak hücrelerin kontrolsüz bir şekilde çoğalması durumudur. Önce kontrolsüzce ve fazlaca çoğalır. Ardından rahatsızlıklara neden olmaya başlar. Başka dokulara ve uzak organlara yayılmasıyla bütün vücutta kontrolsüz çoğalma gerçekleşir. Bir çok kanser örneği vardır; beyin tümörü, meme kanseri, kolon kanseri veya bugün ki yazımızda konu aldığımız akciğer kanseri gibi.
Akciğer kanserinde ise durum farklı değildir. Akciğer dokusunda ki hücrelerin çoğalmasının kontrolden çıkması ile akciğer kanseri başlar. Hücre çoğalmasında kaybedilen kontrol tehlikeli bir hal alır ve başka organlara da sıçramaya başlar. Yakın veya uzak fark etmeksizin bütün vücuda yayılabilir. Bu yaylıma durumuna ise metastaz verilir.
Halk arasında kanser denince akla ilk gelen hastalıkta aslında akciğer kanseridir. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından paylaşılan verilerde bu cümleyi doğrular niteliktedir. DSÖ’nün paylaştığı bilgilere göre dünyada en çok görülen kanser türü akciğer kanseridir. Aynı zamanda ölüme en çok neden olan kanser türü yine akciğer kanseridir.
Akciğer kanseri, ölümle sonuçlanan vakalarda erkekler için birinci sırada, kadınlar içinse ikinci sırada yer almaktadır. Tıbbi araştırmalarında ortaya koyduğu gibi sigara kullanımı ile akciğer kanseri arasında kuvvetli bir bağ bulunmaktadır. Yine de sigara kullanmadığı halde akciğer kanserine yakalanan insan hasta sayısı oranı da az değildir. Sigara kullanmadığı halde akciğer kanserine maruz kalan hastaların oranı %15’dir. Akciğer kanserinde yakalanmada tek faktör sigara değildir. Hava kirliliği, radon gazı, asbest ve genetik durumlarda yine akciğer kanserine neden olarak gösterilebilecek etkenlerdendir.
Akciğer kanseri türleri nelerdir?
Akciğer kanseri kanser hastalığının bir türü olduğu gibi akciğer kanseri de kendi içinde farklı türlere ayrılır. Bu türler kansere neden olan hücre tipine göre değişir.
- Skuamöz hücreli karsinom
- Adenokarsinom
- Büyük hücreli karsinom
- Adenoskuamöz karsinomlar
- Nöroendokrin Tümörler
Akciğer kanseri hastaların doktor muayenesine geldikleri sırada %90 ihtimalle semptomiktir. Doktora gelen hastada belirtiler değişiklik gösterebilmektedir. Bu değişikler kanserin bölgesel, metastatik, veya yaygın olmasına göre değişir. Maalesef akciğer ve bronş sistemlerinin ağrı duyusuna sahip olmaması nedeniyle tanı genellikle kanser ilerledikten sonra koyulur. Geç tanı konmasının bir diğer sebebi ise sigara içen hastalarda öksürüğün net bir belirti olmamasındandır. Bu ve benzeri nedenler dolayı akciğer kanseri tanısı maalesef ilerleyen evrelerde konabilmektedir. Bu belirtilerden bazıları şunlardır:
- Öksürük
- Kilo verme
- Solunumda sıkıntı yaşama
- Göğüs ağrısı
- Ağızdan kan gelmesi, kan tükürme
- Kemiklerde ağrı hissi
- Çomak parmak
- Ses kısıklığı
- Yutma güçlüğü
- Nefes alışverişinde ıslık gibi sesler duyulması, hırıltı hissedilmesi
- Köprücük kemiği bölgesinde lef bezlerini ve kitle hissetme
- Epilepsi rahatsızlığı
- Karaciğer tutulumu nedeniyle karın bölgesinin sağında ağrı hissi
- Sırt kısmında ağrı hissi
Akciğer kanseri hangi organlara yayılabilir (metastaz)?
Girişte de bahsettiğimiz gibi kanser işgalci bir rahatsızlıktır. Onu en tehlikeli hastalıklardan biri yapan sebeplerden biride budur. Akciğer kanseri de bir çok organa yayılabilir. Akciğer kanseri, beyin, kemik, karaciğer, sindirim sistemi, akciğeri saran zar, kalp zarı, böbrek üstü bezleri, deri ve yumuşak doku gibi bir çok organa yayılabilir. Bu olaya girişte de bahsettiğimiz gibi metastaz denir.
Akciğer kanserinin nedenleri nelerdir?
Akciğer kanserinin detaylandırabilecek bir çok nedeni vardır. Nedenlerden bazılar aşağıdaki gibidir:
- Sigara
- Çevresel faktörler
- Genetik faktörler
- Virüsler
- Radyasyona maruz kalma
Solunum sistemindeki hücreler kanserojen etkenlere fazlası ile maruz kaldıklarında, akciğer bronş hücreleri bazı mutasyonlar geçirebilirler. Bu mutasyonlar kanseröz olabilirler. Aslında bu tip tehlikeli ve kötü huylu hücreler her bireyde gerçekleşebilir, doğabilir veya varlık gösterebilir. Fakat iyi durumda olan ve işlevini maksimum mükemmellikte yerine getirebilen bir bağışıklık sistemi bu hücreleri tanır ve onlarla savaşarak varlıklarına son verebilir. Veya immün sistemimiz hastalıklı hücrelerimizi onararak da kanseri engelleyebilir. Fakat bireyin immün sisteminde yani bağışıklık sisteminde bozulmalar veya sorunlar söz konusu ise bu hücreler ile savaşamaz yada onaramaz. Kendilerine direnç görmeyen hastalıklı hücreler kontrolsüzce çoğalır ve kanser kitleleri oluşmaya başlar. Geçirdiği mutasyonlar sonucu biyolojik değişikler yaşayan kanser hücreleri değişir ve gelişir. Değişen ve gelişen kanser hücreleri metastaz özelliği kazanır ve diğer organlara yayılmaya başlar.
Akciğer tanısı nasıl konur?
Akciğer kanserinde tanı görüntülenmeye dayalıdır. Tümör veya tümörler görüntülenmeden tanı konulmaz. İlk olarak hastanın şikayeti dinlenir, muayene edilir. Semptomlar belirlendikten sonra hastanın şikayeti ile beraber değerlendirilir. Bu aşamada şüpheler oluşturulur ve bu şüpheleri desteklemesi maksadıyla laboratuvar ve radyolojik tetkikler gerçekleştirilir. Bu tetkikler tanı konabilmesi için gereklidir.
Akciğer kanserinde tanı için kullanılan metotlardan bazıları aşağıdaki gibidir:
- Akciğer grafisi
- Akciğer tomografisi
- Beyin MR
- PET-CT
- Bronkoskopi
- Biyopsi
- Mediastinoskopi
- Torakoskopi
Akciğer kanserinin evreleri nelerdir?
Akciğer kanseri 4 evre olarak ayrılır. Bu evreler şu şekildedir:
- Evre: Tümör sadece akciğerdedir.
- Evre: Tümör akciğer yakınlarında ki lef bezlerine yayılmıştır.
- Evre: Tümör akciğer dışına yayılmaya henüz başlamıştır.
- Evre: kanserli hücre kemik, karaciğer, böbrek üstü bezi ve beyin gibi diğer organlara yayılmıştır.
Bu evreler tedavinin belirlenmesi için önemlidir. Birinci veya ikinci evrede ki hastaların tedavi ile ömürlerine uzunca süre devam etme şansı daha yüksektir. Bu iki evrede kanseröz hücreler cerrahi müdahale, ameliyat ile temizlenebilir. Eğer hasta diğer evrelerde ise burada kemoterapi, immünterapi veya radyoterapi gibi yöntemler değerlendirilmeye alınır. Doktor kararı ile hedefe yönelik bu tedavilerden biri veya daha fazlası uygulanır.
Akciğer kanseri tedavisi nasıl yapılır?
Tedavi aşamasında yol haritası belirlemek adına kanserli hücrenin tipi ve metastaz durumu göz önünde bulundurulur. Erken fark edilen akciğer kanseri vakalarında, tanı hızlıca konulduğu için tümör üzerinde gerçekleştirilen cerrahi müdahaleler ile hasta yaşamına uzun sürelerce devam edebilmektedir. Cerrahi müdahale haricinden hastalığın duruma göre kemoterapi veya radyoterapi kullanılmaktadır. Duruma bağlı olarak bu iki tedavi yöntemi bir arada veya tek başlarına değerlendirilebilir.
Hepimiz her zaman kansere yakalanabiliriz. Genetik olarak veya çevresel etkenlerden dolayı. Ama burada ki önemli nokta kendimize bakmamız. Kendimizi sevdiğimiz kadar organlarımızı da sevmemiz. Sigara içmeyerek, pis havalar solumayarak gibi basit önlemler ile kendimizi koruyabiliriz. Sağlıklı beslenerek bağışıklık sistemimizi dinç tutabilir ve akciğer kanseri gibi tehlikeli hastalıklar ile savaşması daha da önemlisi bu savaşı kazanması için ona destek olabiliriz. Kendinize iyi bakın, sağlıcakla kalın.