Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Devlet Konservatuvarı Doktor Öğretim Üyesi Demet Eytemiz'in eğitim verdiği 7 öğrenci, uluslararası platformlarda elde ettiği başarılarla Türkiye'yi temsil ediyor.
Dünyanın birçok ülkesinde konserler veren piyano sanatçısı Demet Eytemiz, yıllardır öğretim üyesi olarak görev yaptığı DEÜ Devlet Konservatuvarında, Türkiye'nin yeni nesil başarılı piyanistlerini yetiştiriyor.
Eytemiz'in sınıfında eğitim alan Aytekin Yılgın (10), Hayat Talya Sarı (12), Fikret Uçar (13), Papatya Biter (15), Burcu Yakar (16), İrem Kaya (17), Emre Alptekin (20) her gün piyanonun başında saatlerini geçirerek ulusal ve uluslararası yarışmalara hazırlanıyor.
Öğrenciler arasında en fazla sayıda ödüle sahip olanlardan Papatya Biter'in Milano Piano Talents, VIVA Music International Competition of Classical Music, International Sergei Rachmaninoff Piano Competition, Great Masters International Piano Competition gibi prestijli yarışmalarda elde ettiği dereceler bulunuyor.
Biter'in son başarılarını da Bosna Hersek'in başkenti Saraybosna merkezli online düzenlenen Music Festival Rhapsody ve Alkonova Müzik Yarışması'nda elde ettikleri birincilikler oluşturuyor.
Emre Alptekin yurt içi ve dışında solist olarak konserler verirken İrem Erkaya Akdeniz, Sounds 2022 Uluslararası Müzik Yarışması ve Festivali'nde ikincilik ödülü kazandı.
Fikret Uçar, Great Masters International Piano Competition, Pera Piano, Franz Liszt International Piano Competition yarışmalarında, Burcu Yakar da London International Music Competition'da ödül aldı.
Konservatuvara bu yıl başlayan Aytekin Ilgın ile Hayat Talya Sarı da birlikte eğitim aldıkları öğrenciler gibi uluslararası yarışmalarda Türkiye'ye derece getirmek için çalışıyor.
- "52 yıldır aynı kurumdayım"
Dr. Öğretim Üyesi Demet Eytemiz, AA muhabirine 10 yılı öğrenci olarak toplam 52 yılının konservatuvarda geçtiğini belirterek, artık kendisini "öğrenci fabrikası" gibi hissettiğini ifade etti.
Öğrencilerinin, uluslararası alanda yeteneklerini sergilemelerini desteklediğini dile getiren Eytemiz, şu değerlendirmede bulundu:
"Konservatuvarda yapılması gereken işler, repertuvarlar var. Uluslararası arenada eserlerini sergilemelerini istiyorum. Kazanabilir ya da kazanmayabilir hiç önemli değil. Seyirci önüne çıkmak, özgüven artırmak, piyanoda daha güvenli olmak, uluslararası herhangi bir programa gittiğinde çekinceye kapılmamak, yabancı dillerini geliştirmek, dünyaya açılmak benim en büyük desteğim çocuklarıma."
Günde 7 saat piyano eğitimi verdiğini, aynı yaş grubunda olmasa da tüm öğrencilerini biraraya topladığını anlatan Eytemiz, "Aralıksız 7 saat ders veriyorum. Öğle yemeğine bile çıkmam. Tüm öğrencilerim birbirini izler, dinlemenin çok faydası olduğuna inanıyorum." dedi.
- Öğrencilerin mutluluğu
Konservatuvarın 11. sınıf öğrencisi Papatya Biter ise kendisi için çok renkli bir dünya olan piyanonun siyah beyaz tuşlarında iyi bir piyanist ve besteci olmak için çalıştığını ifade etti.
Yaptığı bestelerle de ödüller kazandığını aktaran Biter, Fazıl Say ve Gülsin Onay gibi Türk sanatçıları örnek aldığını belirtti.
Emre Şen de piyanonun hayatının tamamını kapsadığını, iyi bir konser piyanisti olmak ve hocalarından aldığı bilgileri gelecek kuşaklara aktarmak için çalıştığını söyledi.
Sınıfın en küçük öğrencisi Aytekin Yılgın da henüz 1,5 yaşındayken babasının aldığı oyuncak davulla müzikle tanıştığını ve hayatının geri kalanını da müzikle geçirmek istediğini belirtti.
(AA)