TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Milli Savunma Bakanlığının 2023 yılı bütçesi görüşmeleri devam ediyor.
CHP Grubu adına söz alan İstanbul Milletvekili Emine Gülizar Emecan, Milli Savunma Bakanlığı bütçesinin her geçen yıl gerilediğini, bunun nedenini merak ettiğini söyledi.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin, küresel savaş güçleri ülke sıralamasında geriye düştüğünü öne süren Emecan, "Türkiye savaş gücünde 2017 yılında 8. sıradayken 2020-2021 yılında 11. sıraya gerilemişti, şimdi ise 13. sıraya geriledi. Hava kuvvetleri sıralamasında da 9. sırada görünüyoruz ama savaş uçak gücü sıralamasında 15. sırada görünüyoruz. Savunma bütçesi sıralamasında da 24. sıradayız. Şimdi, dünyanın en güçlü orduları sıralamasında ön sırada olan ordumuz açısından bu veriler çok iyi görünmüyor. Askeri ve hava gücümüz çok önemli." diye konuştu.
Askeri hastanelerin daha önce Sağlık Bakanlığına devredildiğini anımsatan Emecan, bu konunun sıkıntılara neden olduğunu, askeri hastanelerin yeniden kurularak orduya teslim edilmesi gerektiğini dile getirdi.
PKK terör örgütünün, Gaziantep Karkamış'taki saldırılarına değinen Emecan, "Acımız çok büyük. Yıllardır terörle mücadele ediyoruz. Etrafımızda sıcak savaşlar var. Rusya-Ukrayna savaşı, İran'da devam eden ayaklanma, Yunanistan ile süren sürtüşmeler, Doğu Akdeniz'de hidrokarbon kaynaklarının değerlendirilmesi konusundaki hukuki tartışmalar bizi hep teyakkuzda kalma durumunda bırakıyor." ifadesini kullandı.
HDP Adana Milletvekili Tulay Hatımoğulları Oruç ise bütün sorunların diyalog ve konuşmayla çözüleceğine inanan bir parti olduklarını, ülkenin "ilkel, milliyetçi, militer anlayış ve erkek egemen zihniyetle yönetildiğini" savundu.
Oruç, "Bugün uygulanan politikalar, bizi güvenlikçi iç ve dış siyasete sürüklüyor. Sınırlar hallaç pamuğuna döndü. İŞİD, El-Nusra adeta sınırlarımızı babalarının çiftliği gibi kullanıyor." dedi.
Oruç'un, PKK'nın İstiklal Caddesi'ndeki terör saldırısı ile Türkiye'nin Suriye ve Irak'taki operasyonları arasında ilişki kurması ve TSK'nin terörle mücadelede kimyasal silah kullandığına yönelik iddialarda bulunması tepkilere neden oldu. AK Parti ve MHP'li milletvekilleri ile HDP milletvekilleri arasında tartışma yaşandı.
Komisyon Başkanı Cevdet Yılmaz, Oruç'u temiz bir dil kullanmaya davet ederek, "(Sivillerin öldürülmesi, sınır ötesi harekat için yapıldı) gibi bir ifadeyi en güçlü şekilde kınıyorum. Bu devletimize, milletimize bir iftiradır. Yüce meclisimizde böyle bir iftiranın dile getirilmesini en güçlü şekilde kınıyoruz. Bu ifadeyi, eylemler yapan terör örgütlerini gölgeleyici bir ifade olarak görüyoruz." sözlerini sarf etti.
- "Listeye bakın, almayan yok"
İYİ Parti İzmir Milletvekili Aytun Çıray da Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın Kara Kuvvetleri Komutanı iken ABD Kara Kuvvetleri Komutanı Raymond Odierno'dan liyakat madalyası aldığını, Odierno'nun, 2003 yılında Kuzey Irak'ta Türk askerlerinin başına çuval geçiren birliğin komutanı olarak tanındığını anımsattı.
Çıray'ın sözlerine tepki gösteren Akar, söz konusu liyakat madalyasını diğer komutanların da aldığını belirterek, "Bunu niye söylemiyorsun? Bununla ilgili açıklama yaptık. Hep aynı konuyu sakız gibi uzatıyorsunuz. Listeye bakın, almayan yok." karşılığını verdi.
Akar, Çıray'ın konuşmalarını telefonundan yayımladığına dikkat çekerek, "Kamerayı koymuşsun, şov ve propaganda yapmak için konuşuyorsun." ifadesini kullandı.
- "Aramızda dolaşan hain ve casuslar"
MHP İstanbul Milletvekili İsmail Faruk Aksu ise PKK'nın İstiklal Caddesi'ndeki bombalı terör eyleminin, bir ilçe başkanıyla ilişkilendirilmesini "alçakça yapılmış bir yalan ve iftira" olarak gördüklerini, bunu reddettiklerini kaydetti.
Şırnak Valiliğinin yaptığı resmi açıklama ile konunun açıklığa kavuştuğunu belirten Aksu, "Hal böyleyken böyle bir iftira ve iftira sahiplerinin yaptığı hainliktir, alçaklıktır. İstiklal Caddesi saldırısını, yaklaşan seçimler nedeniyle iktidarın yaptığını, partimizin de bundan yararlandığını söyleyenler sadece iftiracı değil aynı zamanda aramızda dolaşan hain ve casuslardır." değerlendirmesinde bulundu.
AK Parti Manisa Milletvekili Uğur Aydemir de TSK'nin terörle mücadelede kimyasal silah kullandığına yönelik iddiaları kabul etmediklerini vurguladı.
Genelkurmay Başkanlığı ve hükümetin konuyla ilgili defalarca açıklama yaptığına işaret eden Aydemir, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye Cumhuriyeti ordusunun envanterinde kimyasal silah yoktur. 'Biz bugüne kadar kimyasal silah kullanmadık' denmesine rağmen hala hangi cüretle 'konu uluslararası bir komisyon tarafından araştırılsın' diyorsunuz? TBMM çatısı altında milletvekili olan kişinin bunu ifade etmesini şiddetle kınıyorum, reddediyorum. Coğrafyamızda Kürt sorunu diye bir sorunu kabul etmiyoruz. Dünyanın terör sorunu vardır, Türkiye'nin PKK, YPG, DEAŞ gibi terör sorunu vardır. İnsanları etnik kimliğe, ırkına göre ayırmıyoruz. Teröristler arasında ayrım gözetmiyoruz. Teröristlerin hepsini bir bütün olarak görüyoruz. DEAŞ, FETÖ, PKK, YPG terör örgütüdür ve hepsini lanetliyoruz."
(AA)