İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Modern bir afet yönetiminden ne olması gerekiyorsa bugün Türkiye'de var. Size deprem veya sel olmayacağının sözünü veremeyiz. Kimse veremez, ama bir daha kimsenin 'Nerede bu devlet?' demeyeceğinin sözünü veriyoruz." ifadelerinde bulundu.
Soylu, sosyal medya hesabından, İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Dünyada afet riski en yüksek coğrafyalardan birinde yaşadıklarını belirten Soylu, tarih boyunca depremlerle, sellerle, heyelanlarla sınandıklarını ve çok büyük acılar yaşadıklarını dile getirdi.
"Yaşanan her afette vatandaşlarımız haklı ve bir o kadar da acı bir soru sordu, nerede bu devlet?" ifadesini kullanan Soylu, şöyle devam etti:
"Bu soru, afet yönetimine bakışımızı değiştirdi. Türkiye'nin afet geleceğini değiştirdi. 2011'deki Simav ve Van depremleri, 2020'deki Elazığ ve Malatya depremi, Bingöl Karlıova, İran merkezli Van Başkale depremi, İzmir depremi, Giresun sel felaketi, 2021 yılındaki Rize-Artvin sel afeti, Kastamonu-Sinop-Bartın sel afeti, Adana, Mersin, Antalya, Muğla orman yangınları. Bu yıl yaşanan orman yangınları, hepsinde devlet oradaydı. AFAD ekipleri, AFAD koordinasyonunda kamunun bütün kurumları ve kuruluşları, tüm bakanlıklar, sivil toplum kuruluşları, Kızılay, polis, jandarma, Devlet Su İşleri, karayolları, Çevre Şehircilik, İller Bankası, Türk Silahlı Kuvvetleri, Sahil Güvenlik Komutanlığı, İl Özel İdareleri, belediyeler, itfaiyeler, hiçbir karmaşa ve hiçbir gecikme yaşanmadan devlet oradaydı."
Soylu, 2020 Elazığ depremine anında 7 bin 574 personelle müdahale edildiğini aktararak, "35 bine yakın çadır gönderdik. İzmir depreminde çadırlar, konteynerler, 10 bini aşkın personel, 1500'e yakın araçla hep birlikte oradaydık. 2021 yılındaki Muğla orman yangınında 13 bin personelle, Mersin yangınına 726 personel, aynı zamanda helikopterler, arazözler..." dedi.
- "Vatandaşımıza hiçbir şeyin sıkıntısını veya eksikliğini çektirmedik"
Batı Karadeniz sel felaketine 1500'e yakın araç, 12 bine yakın personel, 26 helikopter, korvet, 14 sahil güvenlik botuyla müdahale edildiğini hatırlatan Soylu, Adana orman yangınında ise sadece 3 bin 222 tahliye gerçekleştirildiğini bildirdi.
"Antalya orman yangınında uçaklar, helikopterler, arazözler, iş makineleri yine 10 bine yakın personel, bine yakın araç ve itfaiye araçları, vatandaşımızın ve ormanlarımızın yanında oldu" bilgisini de paylaşan Bakan Soylu, şu açıklamalarda bulundu:
"Artvin ve Rize sel afetinde 568 vatandaşımızı tahliye ettik. Yine binlerce personel yine 1500'e yakın araçla afete müdahale ettik. Bütün bu saydığım ve sayamadığım, battaniye dağıtmaktan tutun, 3 öğün sıcak yemek çıkarmaya kadar pek çok faaliyet yaparken hiçbir karmaşa, devlet olarak hiçbir panik yaşamadık. Afetzedeleri yeri geldi helikopterle çatıdan aldık. Yeri geldi eğer bir köy yerleşim yerinde elektrik yoksa oraya helikopterle jeneratör indirdik, günlük ilaç, ekmek, gıda getirdik. Yeri geldi sahil güvenlik gemileri ile kıyıdan tahliyeler yaptık. Ne çadır ne battaniye ne soba ne aş ne giyecek, vatandaşımıza hiçbir şeyin sıkıntısını veya eksikliğini çektirmedik. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın yönettiği hiçbir afette Allah'a çok şükür 'Nerede bu devlet?' cümlesini hiç duymadık. Onun yerine tek bir cümle duyduk, Allah devletten ve milletten razı olsun."
- "Bu noktaya nasıl geldik?"
"Peki bu noktaya nasıl geldik?" sorusunu soran İçişleri Bakanı Soylu, 2009'da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın vizyonu ve talimatlarıyla AFAD Başkanlığını kurduklarını belirtti.
Soylu, böylece, afet yönetiminde yepyeni bir strateji oluşturduklarını vurgulayan Soylu, "Sadece enkazdan hayat kurtarmak değil, afet öncesi, afet anı ve afet sonrası iyileştirme olarak bütüncül bir afet yönetimi oluşturduk." ifadelerinde bulundu.
Afet öncesi hazırlık için etkili kampanyalar yaptıklarını belirten Soylu, 2020'nin afet hazırlık yılı olduğunu hatırlattı.
Soylu, geçen yılı da afet eğitim yılı ilan ettiklerini anımsatarak, 56 milyon kişiye afet farkındalığı ile ulaştıklarını söyledi. 2022'yi ise tatbikat yılı olarak ilan ettiklerini bildiren Bakan Soylu, 51 bini okul tatbikatı olmak üzere 57 bin 400 tatbikat yaptıklarını dile getirdi.
Erzurum Kış Tatbikatı, Trabzon'da sel ve taşkın tatbikatı, Antalya'da orman yangını tatbikatı, Kütahya'da maden tatbikatı, İstanbul Kağıthane'de deprem tatbikatı ve birçok yeni tatbikatı bu yıl içinde gerçekleştirdiklerini aktaran Bakan Soylu, kasım ayı için de "Türkiye Deprem Anı Tatbikatı"nı planladıklarını belirtti.
Hazırlık anlamında çok özel bir akademik çalışma gerçekleştirdiklerini anlatan Soylu, 81 ilin tüm risklerini gözeterek, her ilde risk azaltma planlarını tamamladıklarını söyledi. Bunları hem akademisyenlerle hem kamu tarafından uygulayıcılarla, üniversitelerle ve yerel yönetimlerle hep birlikte gerçekleştirdiklerinin altını çizen Soylu, şimdi de bu planların izleme ve değerlendirme ayağını yürüttüklerini kaydetti.
Soylu, öte yandan afet müdahale kapsamında da önemli çalışmaları olduğunu belirterek, her şeyden önce Türkiye Afet Müdahale Planı'nı oluşturduklarını ve bunu sürekli olarak güncellediklerini vurguladı.
Son 3 yıldaki tüm afetlere bu plan çerçevesinde müdahale ettiklerini ve hiçbir sorun yaşamadıklarını ifade eden Soylu, Türkiye Afet Müdahale Planıyla kamu ve sivil toplumun bütün gücünün, afet anında tek bir vücut gibi uyum içinde çalıştığını söyledi.
- "Gönüllü sayısı 562 bine ulaştı"
Öte yandan, AFAD Gönüllülük sistemini kurduklarını ve gönüllü sayısının 562 bine ulaştığını söyleyen Soylu, "Bir başka yeniliğimiz arama kurtarma ekipleri ile ilgili. Bu ekiplere eğitim verilip AFAD çatısı altında her biri akredite edildi. Halen Türkiye'de akreditasyon almış arama kurtarma ekibi sayısı 61. Polisimizin PAK arama kurtarma, jandarmamızın Jandarma Arama Kurtarma timleri var." diye konuştu.
Toplam personel sayısını yükselttiklerini, 81 il müdürlüğünde 27 lojistik, 54 de destek deposu bulunduğunun altını çizen Bakan Soylu, şunları kaydetti:
"Bunun haricinde iş makinelerimiz ve araçlarımız var. Depolarımızda hiçbir eksiğimiz olmadığı gibi buralardaki malzemeleri belli periyotlarla yeniliyoruz. Üçüncü olarak da afet sonrası iyileştirme çalışmalarımız var. Artık konteynırlar, çadır kentler hemen onların yerini alan afetzedelere birinci yılında evlerini teslim etmeye başlıyoruz. Afetlerin hemen ardından nakdi yardımlar, hasar ödemeleri, hasar tespitleri gecikmeden gerçekleştiriliyor. Son 3 yıldaki yangın ve sellerden dolayı toplam 617 milyon lira hasar ödemesi yaptık. 83 bin afetzedeye 488 milyon nakdi yardım, yıkım ve enkaz kaldırma için 98 milyon ve istinat duvarları için hakikaten önemli harcamalar gerçekleştirdik.
58 bin 320 adet afet konutunun inşaatına başladık. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızla TOKİ ile 31 bin 133 konutun hak sahiplerine teslimatını yaptık. 21 bin 905 konutun inşaatına devam ediliyor. Türkiye Afet Risk Azaltma Planı (TARAP), Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) ve Türkiye Afet Sonrası İyileştirme Planı (TASİP). Adımlarımızı bu 3 plan çerçevesinde atıyoruz ve sonuç alıyoruz. Bunun yanında vatandaşlarımıza dokunan AFAD mobil gibi uygulamalarımız, afet yönetimini kolaylaştıran AYDES gibi dijital alt yapılarımız var. Modern bir afet yönetiminden ne olması gerekiyorsa bugün Türkiye'de var. Size deprem veya sel olmayacağının sözünü veremeyiz. Kimse veremez, ama bir daha kimsenin 'Nerede bu devlet?' demeyeceğinin sözünü veriyoruz."
(AA)