Soylu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve Helal Akreditasyon Kurumu (HAK) iş birliğinde, Bursa Ticaret Borsası Konferans Salonu'nda düzenlenen "Ticarette Helal Belgelendirmenin Önemi ve Güncel Gelişmeler" konulu seminere katıldı.
Seminerde sunum yapan Soylu, artık hazır gıdalarda katkı maddelerinin artması, dış ticaretin artması, hangi ülkede üretilirse üretilsin birçok girdi malzemesinin kullanılmasından dolayı o ürünlerin helal olup olmaması sorununun tüketiciler nezdinde gündeme geldiğini söyledi.
Bir zamanlar sadece et ürünleriyle, hatta hayvan kesimiyle ilişkilendirilen helal belgelendirme ve helal kavramının bugün itibarıyla artık gıdanın dışında ilaç, kozmetik gibi pek çok ürün grubunu içine aldığını aktaran Soylu, "Ayrıca hizmet sektörünü de içine almıştır. Mesela turizm bunlardan bir tanesidir. İşin içine finans da dahil edildiği takdirde karşımıza çok büyük bir ekonomik büyüklüğün çıktığını hep birlikte görmekteyiz. Helal ekonomisinin büyüklüğünden ne zaman bahsedersek sanki bu işe ticari ve ekonomik kaygılarla yaklaşıyormuşuz gibi bir anlam da ortaya çıkıyor. Bundan da rahatsız olduğumu ifade etmek isterim. Bu meselenin ticari ve ekonomik yönünün güçlü olmasıyla birlikte bunun dışında bu bizim sorumluluğumuz." diye konuştu.
- Helal belgelendirme pazarının tahmini büyüklüğü 6 milyar dolar
Soylu, Müslümanların dünyanın neresine giderse gitsin bir ürünün helal olup olmamasıyla, üzerindeki helal logosunun gerçek olup olmaması noktasında kafasında soru işareti olursa bu herkesin sorumluluğunu artıracağına işaret ederek, şöyle devam etti:
"Maalesef biz Müslüman dünyası olarak helal gibi temel kavram üzerinde bile anlaşabildiğimiz, belgelendirme ve denetim mekanizmasını kurabildiğimiz bir alan değildir. Dolayısıyla meseleye sadece ekonomik olarak bakmak önemli değil ancak ekonomi de işin önemli bir kısmıdır. Helal belgelendirmede farklı yaklaşım ve uygulamalar maalesef bütün dünyada vardır. Bazı ülkelerde Avusturya gibi sadece ihracata yönelik ürünlerle ilgiliyken bazı ülkelerde sadece ithalata yöneliktir. Bazı ülkelerde ise gönüllülük esasına dayanır. Farklı denetim mekanizmaları devreye girebilmektedir. İşte bu da dünyadaki helal belgelendirme pazarının durumunu gösteriyor. Sadece helal belgelendirme pazarının büyüklüğünün 6 milyar dolar olduğunu tahmin ediyoruz. Elimizde gerçek veriler maalesef yok ancak çok büyük ve devasa bir pazar. Sadece belgelendirme pazarı."
HAK'ın çalışmalarından bahseden Soylu, "HAK öncelikle akreditasyon hizmeti sunar. Yani belge veren kuruluşların düzenledikleri belgelerin güvenilir olup olmadığını, ulusal ve uluslararası kurallara uygun olup olmadığına bakar ve o kuruluşları akredite eder, yetki verir." dedi.
Kurumun şu anda gıda, kozmetik, turizm, laboratuvar ve personel belgelendirme olmak üzere 5 akreditasyon alanında hizmet verdiğini dile getiren Soylu, bugüne kadar 80'e yakın yurt içinde ve dışında yerleşik belgelendirme kuruluşundan akreditasyon talebi aldıklarını, toplam 26 akreditasyon kararı verdiklerini ve toplam 770 firmanın da bu kuruluşların verdiği belgeler vasıtasıyla akredite edildiğini sözlerine ekledi.
Sunumun ardından soru-cevap bölümü gerçekleştirildi.
Etkinliğin sonunda Bursa Ticaret Borsası Meclis Başkanı Mehmet Aydın ile Bursa Vali Yardımcısı Yusuf Gökhan Yolcu, Soylu'ya hediye takdim etti.
(AA)